alan birbiri işte beklemek uzun hiçbir bugün dönem arkadaş ürün alan das Feld; die Ebene; der Bereich; das Gebiet; die Fläche açık alan das Freigelände alan araştırması die … [Weiterlesen...]

birlikte verilmek kim alınmak genç kapı kitap üzerine burada gece birlikte zusammen; gemeinsam; miteinander … ile birlikte zusammen (mit jemanden) babamla birlikte mit meinem … [Weiterlesen...]

söz güzel sevmek biraz zor çıkarmak şu koymak tek sistem söz Wort söz açmak erwähnen söz almak das Wort ergreifen söz arasında übrigens, nebenbei bemerkt söz atmak Anspielungen … [Weiterlesen...]

sıra yazmak yüzde ay atmak tutmak bunu olay düşmek duymak sıra Folge; Reihe; Menschenschlange; Schulbank; Aufstellung; Ordnung; Gelegenheit; Augenblick sıra beklemek in der Schlange … [Weiterlesen...]

açmak oturmak anlatmak bırakmak hemen saat yaş sorun devlet sahip açmak öffnen; aufmachen; aufklappen; aufschlagen; entfalten; einschalten; aufdrehen (Wasserhahn); aufgehen (Blüte); … [Weiterlesen...]

öyle yine sağlamak sonuç kullanılmak dış ad yani süre dönmek öyle so ein; derartig; solche(r,s); so sehr; derart; dermaßen; so; in dieser Weise o ne biçim iş öyle! das ist aber ein … [Weiterlesen...]

bazı baba hayat sadece küçük fazla bilgi an sormak bunun bazı manche; einige bazı defa manchmal bazı insanlar gewisse Leute bazıları manche bazımız mancher von uns bazısı … [Weiterlesen...]

doğru durmak kız tüm çekmek konuşmak para anlamak anne az doğru gerade; direkt; richtig; wahr; wahrheitsgetreu; geradeaus; die Wahrheit; die Richtigkeit doğru akım phys. Gleichstrom … [Weiterlesen...]

çünkü taraf şimdi adam onun diğer artık üzerinde ses hep çünkü denn; weil; da taraf Seite; Gegend; Richtung; Partei; Teil; Sorte taraf taraf stellenweise her tarafı am ganzen … [Weiterlesen...]

biri şekil önemli yüz hem göstermek etmek alt getirmek kullanmak biri jemand; der eine şekil Gestalt; Figur; Abbildung; Schaubild; Zeichnung bu şekilde auf diese … [Weiterlesen...]